Kanda demir fazlalığı tedavisi, vücuttaki fazla demirin atılmasını sağlamak ve organlara zarar vermesini önlemek amacıyla uygulanır. Bu tedavi terapötik flebotomi (kan alma) yöntemiyle gerçekleştirilir. Belirli aralıklarla kan verilmesi, kandaki demir seviyesini düşürerek vücutta birikmesini engeller. Bunun yanı sıra, demir şelatörleri adı verilen ilaçlar da kullanılabilir. Bu ilaçlar, fazla demiri bağlayarak idrar ya da dışkı yoluyla atılmasını sağlar.
Kanda demir fazlalığı tedavisi, hastalığın nedenine bağlı olarak uzun süreli takip gerektirebilir. Hemokromatoz gibi genetik hastalıklar nedeniyle oluşan demir fazlalığında, düzenli kan bağışı yapmak bir yaşam tarzı haline gelebilir. Öte yandan bazı karaciğer hastalıkları ya da sık kan nakli gerektiren durumlarda, demir birikimi daha karmaşık hale gelebilir ve ek ilaç tedavileri gerekebilir.
Kanda Demir Fazlalığı Tedavisi Nasıl Yapılır?
Kanda demir fazlalığı tedavisi, vücutta aşırı miktarda biriken demirin zararlarını önlemek için uygulanır. Demir fazlalığı, hemokromatoz gibi genetik hastalıklardan veya sık kan nakli gerektiren durumlar nedeniyle ortaya çıkar. Aşırı demir; başta karaciğer, kalp ve pankreas olmak üzere birçok organa zarar verebilir. Bu yüzden erken teşhis ve tedavi büyük önem taşır.
Tedavinin en yaygın yöntemi terapötik flebotomidir. Bu yöntem, belirli aralıklarla kan alınarak fazla demirin vücuttan atılmasını sağlar. Başlangıçta haftalık veya iki haftada bir yapılan kan alma işlemi, hastanın demir seviyeleri düştükçe seyrekleştirilir. Böylece vücuttaki demir miktarı kontrollü bir şekilde azalır. Terapötik flebotomi; genetik hemokromatoz hastalarında etkili bir yöntemdir.
Bazı hastalar için demir şelatörleri adı verilen ilaç tedavisi gerekebilir. Bu ilaçlar, kanda fazla bulunan demiri bağlayarak idrar veya dışkı yoluyla atılmasını sağlar. Özellikle sık kan nakli yapılan hastalar için bu yöntem daha uygun olabilir. Bunun yanı sıra, hastaların beslenme alışkanlıklarını değiştirmesi de tedaviyi destekler. Demir açısından zengin gıdaların tüketimini azaltmak, C vitamini alımını sınırlamak ve alkolü bırakmak önemlidir.
Tedavi sürecinde düzenli doktor kontrolleri şarttır. Kan testleri ile ferritin ve transferrin doygunluğu seviyeleri takip edilir. Bu sayede, hastalığın ilerlemesi önlenir ve riskler en aza indirgenir. Erken teşhis edilen ve doğru şekilde yönetilen demir fazlalığı, ciddi organ hasarlarına yol açmadan kontrol altına alınabilir.

Kanda Demir Fazlalığı Tedavisi Sürecinde Hangi Testler Uygulanır?
Kanda demir fazlalığı tedavisi sürecinde, vücuttaki demir seviyelerini değerlendirmek ve olası organ hasarlarını belirlemek için çeşitli testler uygulanır. Bu testler hem hastalığın teşhisinde hem de tedavi sürecinin takibinde kritik bir rol oynar. Aşırı demir yükü belirli kan testleriyle tespit edilir ve tedavinin etkinliği bu testler aracılığıyla izlenir.

En yaygın kullanılan testlerden biri serum ferritin testidir. Ferritin, vücutta demirin depolanmasını sağlayan bir proteindir ve kandaki seviyesi, demir birikiminin önemli bir göstergesidir. Normalden yüksek ferritin seviyeleri, vücutta fazla demir olduğunu gösterebilir. Ancak enfeksiyonlar veya iltihabi hastalıklar da ferritin seviyesini artırabileceğinden bu test tek başına kesin tanı koymak için yeterli değildir.
Bunun yanı sıra, transferrin doygunluğu testi de uygulanır. Transferrin, demirin kan yoluyla taşınmasını sağlayan bir proteindir. Bu test, kandaki demirin transferrin tarafından ne kadar taşındığını gösterir. Yüzde 45’in üzerinde çıkan sonuçlar demir fazlalığına işaret eder. Ayrıca kırmızı kan hücreleri sayımı da yapılır. Demir fazlalığı bazı durumlarda alyuvarların üretimini ve işlevini etkileyebilir, bu nedenle tam kan sayımı (hemogram) da önemli bir testtir.
Karaciğer enzim testleri de demir yükünün organlara verdiği zararı belirlemek için kullanılır. Çünkü demir fazlalığı, özellikle karaciğerde birikerek hasara neden olabilir. Organ hasarının tespiti için MR görüntüleme veya karaciğer biyopsisi gibi ek testler yapılabilir. Tüm bu testler, hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak belirlenir ve doktor tarafından uygun şekilde yönlendirilir.